Puccini’nin şirin kasabası Lucca ve gezilecek yerleri!
Floransa’dan günübirlik gidilip gezilecek birçok şirin ve sakin Toskana köy ve kasabası var. Bunların bazılarına otobüs ve trenle gidebileceğiniz gibi bazılarına da, daha kolay bir ulaşım için araba kiralayabilirsiniz. Lucca ve Pisa, Floransa’dan trenle günübirlik gidip çok rahat gezebileceğiniz yerler. Üstelik Lucca ve Pisa’yı aynı güne getirip akşamında trenle tekrar Floransa’ya dönmeniz oldukça rahat. Bir taşla iki kuş! Floransa her ne kadar Dünya’nın en güzel şehirlerinden biri olsa da trenle günübirlik yapacağınız Lucca ve Pisa gezileri, büyük şehirlere göre daha sakin ve huzurlu koldukları için (özellikle Lucca) size gerçekten iyi gelecek. Üstelik bu iki şehirde de tarihi ve doğal güzellikleriyle gezilecek birçok nokta var. Biz de Floransa seyahatimizde bir günümüzü Lucca ve Pisa’ya ayırdık ve iki şehri de çok sevdik. İlk durağımız Lucca olduğu için bu yazıda Lucca’ya nasıl gideceğinizi, tarihi ve doğal güzellikleriyle gezilecek yerlerini anlatacağım. 2. Durağımız olan Pisa gezi yazısı için şu linke tıklayabilirsiniz. Haydi şimdi Lucca’ya!
Lucca’ya nasıl gidilir?
Floransa’dan Lucca’ya en iyi ulaşım aracı trenler. Floransa Lucca arası mesafe ortalama 75 km ve trenle ortalama 1 saat 20 dakika sürüyor. Bindiğimiz trenler Trenitalia diye geçen bölgesel trenler. Tren biletlerini Floransa’nın Santa Maria Novella tren istasyonundaki bilet gişelerinden ya da istasyonda bolca yer alan otomatik makinelerden alabilirsiniz. Biletimizi 7.50 Euro’ya alıyoruz. Trenimiz Floransa’dan Lucca’ya giderken Pistoia’ya varana kadar sol tarafta bize yemyeşil sera bahçeleri ve meyve ağaçları eşlik ediyor. 1 saat 20 dakika sonra Lucca’dayız. Tren istasyonundan inince önünde yeşillik bir alan var. Bu alanın solunda bir pastane, emanet eşya bırakma ve bisiklet kiralama yerleri var. Yeşillik alandan karşıya geçerseniz eski şehir surlarını görürsünüz. Direkt devam edip surların içinden girince şehir merkezine, San Martino Kilisesi’nin yanına gelmiş oluyorsunuz. Artık Lucca gezinize başlayabilirsiniz.
Toskana’nın şirin kasabası ve Puccini’nin yuvası Lucca
Ortaçağ’da özellikle Gotlar ve Lombardlar döneminde Toskana’daki merkezi konumu ve ipek ticareti sayesinde güçlü kentlerden biri olan Lucca, 14. Yüzyılda hem Pisa’yı hem de Pistoia’yı ele geçirmiş ve Floransa’ya kapılarına kadar dayanmıştır. Ancak ilerleyen yıllarda önemini kaybetmeye başlayan şehir, Napolyon’un gelişine kadar bağımsızlığını korumayı başarmıştır. Lucca, İtalyan Birliği kurulana kadar da Bourbonlar tarafından yönetilmiş. Kent merkezinin klasik planı Romalılardan geliyor. Bunu en iyi Amfitiyatro meydanında görebilirsiniz. Zira burası Roma döneminde binlerce kişiyi alabilen bir amfitiyatrodur ve bugün de meydanın şeklinden bunu kolaylıkla anlayabilirsiniz. İtalyan operasının Dünyaca ünlü bestecisi Giacomo Puccini’nin de doğduğu yer olan Lucca, günümüzde meydanları, müzeleri, küçük ve şirin kiliseleri, galerileri ve taşlı daracık sokaklarıyla Toskana’nın en güzel ve huzurlu kasabalarından biridir.
LUCCA GEZİLECEK YERLER VE GEZİ REHBERİ
Lucca’da gezilecek yerlerin hepsi eski surların içinde yer alıyor ve bunların hepsini 2-3 saat gibi bir sürede gezebilirsiniz.
San Martino Katedrali
Lucca San Martino Katedrali (Duomo)
Lucca gezinize tren istasyonuna yakınlığı nedeniyle kentin Duomo’su yani San Martino Katedrali’nden başlayabilirsiniz. Katedralin muhteşem ön cephesinin avlu ve giriş kapısı kısmında 13. Yüzyıldan kalma oymalar vardır. Sol kapıdaki rölyefler ünli Pizalı heykeltraş Nicola Pisano’ya aitken kapı aralarında Aziz Martin’in hayatının anlatan panolar cephenin ana mimarı Guidetto da Como’ya aittir. Katedral içindeki en önemli eser, İsa’nın çarmıha gerilişini anlatan ve sedir ağacına oyulmuş olan Volvo Santo (Kutsal yüz) ve onu saklamak için inşa edilen süslü sekizgen şapeldir. Bunun yanısıra, Sienalı meşhur heykeltraş Jacopo della Quercia tarafından, Lucca’nın ileri gelen Ortaçağ idarecilerinden Paolo Guinigi’nin karısına ithaf edilen Illaria del Carretto’nun mezarıdır. Biz bu kutsal eserler kısmına girmedik ancak siz girmek isterseniz burası içina aldığınız biletle, Piazza Antelminelli’deki Museo della Cattedrale’ya ve Santissime Giovanni e Reparata Kilisesi’ne de girebilirsiniz. Bu kilise Lucca’nın ilk katedrali ile vaftizhanesini içeriyor.
San Michele in Foro Kilisesi
San Michele Meydanı ve San Michele in Foro Kilisesi
Lucca’da görülecek yerlerin tam ortasında yer alan San Michele in Foro kilisesi, Roma forumunu andıran dış cephesiyle gerçekten de Lucca’nın en güzel kilisesi diyebilirim. Kilisenin özellikle ön cephesi; kıvrımlı sütunları, kemerleri ve minyatür balkonlarıyla turistlerin Lucca’da en çok fotoğraf çektikleri yerlerden biri. İçerdeki en önemli sanat eseriyse Filippino Lippi’nin Aziz Jerome, Sebastian, Roch ve Helena’sıdır.
Puccini’nin heykeli
Casa di Puccini Müzesi
1858 – 1924 yılları arasında yaşayan ve İtalyan operasının Giuseppe Verdi’den sonraki en önemli bestecisi olan Giacomo Puccini’nin evi bugün müze olarak ziyarete açılmış. San Michele meydanına birkaç adım mesafede, Corte San Lorenzo 9 numarada yer alan müzenin hemen karşısındaki küçük meydanda da Puccini’nin bir heykeli bulunuyor. Puccini’nin ilk olarak birkaç adım mesafedeki San Michele in Foro kilisesinde org çaldığı söyleniyor. Puccini müzesine giriş 7 Euro’dur.
Via Fillungo Caddesi
Lucca’nın ana caddesi olan Via Fillungo; muhteşem ortaçağ mimarisindeki yapılarla süslenmiş ve üzerinde sağlı sollu bir çok dükkan var. Lucca’da aradığınız her şeyi burada bulmanız mümkün. Surlar içindeki Lucca’nın alışveriş caddesi olan ve şehri güneyden kuzeye ikiye bölen Via Fillungo’da restorandan dondurmacıya, kıyafet dükkanlarından hediyelik eşya dükkanlarına kadar birçok seçenek var.
Torre delle Ore Kulesi
Torre delle Ore Kulesi (Saat Kulesi)
Lucca’nın meşhur caddesi Via Fillungo üzerinde yer alan bu kule günümüzde ayakta kalabilmiş birkaç kuleden biri. Her ne kadar tepesindeki yeşil ağaçlarla Lucca’nın en meşhur kulesi olan Torre Guinigi kadar meşhur olmasa da, üzerindeki saat ve tepesindeki çanla Lucca’nın en önemli Ortaçağ kulelerinden biridir. Hatta kente gelen bazı turistler tepesindeki yeşil ağaçlarıyla şehre ilginç bir görüntü veren Torre Guinigi’yi karşıdan görmek için bu kuleye çıkıyor, biz de açıkcası öyle yaptık. Önce bu kuleye çıkıp hem şehir manzarasını izledik hem de tepesindeki ağaçlarla saçlı bir kule görüntüsü veren Torre Guinigi’ye karşıdan baktık. Saat Kulesi 50 metre yüksekliğiyle Torre Guinigi’den uzun ve çıkış ücretiyse 4 Euro.
Torre Guinigi Kulesi
Lucca’nın Ortaçağda önde gelen aristokrat ailelerinden olan Guinigi’ler tarafından yaptırılan Casa Gunigi’nin hemen yanında olan bu kule, tepesindeki yeşil meşe ağaçlarıyla Lucca’nın en bilindik sembollerinden biridir. 45 metre uzunluğunda ve 230 basamakla çıkılan kule, sizi tepesindeki yeşil meşe ağaçlarının gölgesi ve muhteşem Lucca manzarasıyla karşılıyor. Üstteki ikili fotoğraf galerisinde bu kulenin hem karşıdan görüntüsünü hem de tepesinden şehir manzarasını görebilirsiniz.
Piazza dell’Anfiteatro
Amfitiyatro Meydanı (Piazza dell‘Anfiteatro)
Lucca’nın ana caddesi Via Fillungo’dan kuzeye doğru çıkarsanız Roma döneminden kalma Amfitiyatro meydanına çıkarsınız. Eskiden pazar yeri olarak da kullanılan bu meydan, Roma döneminde binlerce kişiye ev sahipliği yapan bir Amfitiyaroymuş. Etrafı binalarla çevrili olan bu yuvarlak meydana bir kemer gibi bir kapıdan giriyorsunuz. Meydana girip etrafınıza 360 derece baktıktan sonra meydanın şeklinin gerçekten de bir amfitiyatro gibi olduğunu anlayabilirsiniz. Amfitiyatro meydanı, bugün barındırdığı hediyelik eşya dükkanları ve restoranlarla eski şehrin en çok ilgi gören yerlerinden biri.
Amfitiyatro meydanındaki kafeler
Lucca’da biraz daha zamanınız varsa ve yeşil manzaralar görmek isterseniz Giardino Botanico botanik bahçesini ya da Villa Bottini veya Palozzo Pfanner’in yeşil bahçelerini gezebilirsiniz. Başka bir seçenek de, ki benim tercihim bu olmuştu, etrafı surlarla çevrili olan Lucca’nın surlarına çıkıp çevresindeki ağaçlık yolda yürüyüş yapmaktır. Surlara San Martino Kilisesi’nin güneyinde bağlanıp bu ağaçlık yolda yürüyebilir ve şehrin atmosferinin tadını çıkarabilirsiniz. Ayrıca şunu da hatırlatmakda fayda var, Lucca diğer Toskana şehirlerine göre oldukça düzlük olduğu için şehirde ciddi bir bisiklet kullanımı var. Siz de dilerseniz bir bisiklet kiralayıp şehri böyle gezebilirsiniz.
Gigi Trattoria bahçesi
Lucca’da nerede ne yenir?
Lucca’da bir iki saat gezip önemli yerleri gördükten ve kentin şirin sokaklarının da tadını çıkardıktan sonra bir yemek molası verip sonrasında Pisa’ya gitmek için tren istasyonuna gitmeye karar verdik. Lucca’da yemek için seçtiğimiz yer Gigi Trattoria. Turistler genelde yemek için kalabalık yerleri ve Piazza dell’Anfiteatro meydanındaki restoranları tercih ediyor. İnternetten yaptığımız araştırmalar sonucu bulduğumuz bu restorana önceden rezervasyon yaparak gittik.
Yediğimiz yemeklerin hepsi lezzetli olsa da burada yediğim salata’nın tadını bir daha başka yer de bulamadım. Bizim gavurdağını andıran salata içindeki kıtır kıtır malzemelerle oldukça lezzetliydi. Gittiğinizde yer sorunu yaşamamak için şuradaki internet sitesinden rezervasyon yapmanızı öneririm. Yemekten sonra tren istasyonuna gidip bugün için ikinci durağımız olan Pisa’ya doğru yol aldık. Lucca’ya toplam ayırdığımız zaman ise ortalama 3-4 saat.
